Dolar
38,8402
Euro
43,1508
© 2025 The What News - Türkiye Son Dakika Haberleri
Haber Yazılımı: Aladağ Bilişim

Halı sahada kalbi durdu, 12 gün sonra hastanede uyandı: 'Olayı anlattıklarında şok üzerine şok yaşadım'

İzmir'de halı sahada kalbi duran 41 yaşındaki Yavuz Ulu, özel bir soğutma tedavisi sayesinde beyin hasarı almadan hayata döndürüldü. Tedavi Tepecik Hastanesi'nde uygulandı.

Yayınlanma
3 Dk Okuma Süresi

Futbol oynarken kalbi duran Yavuz Ulu, İzmir Tepecik Hastanesi'nde uygulanan ve vücut ısısını düşüren soğutma tedavisi ile sağlıklı bir şekilde uyandı. Prof. Dr. Sarıtaş, tedavinin önemini vurguladı.

İzmir'in Buca ilçesinde ikamet eden 41 yaşındaki, üç çocuk babası Yavuz Ulu, yaklaşık 20 gün önce arkadaşlarıyla birlikte halı sahada futbol oynadığı sırada aniden fenalaştı. Kalbi duran Ulu, olay yerine gelen 112 Acil Sağlık ekiplerinin başarılı müdahalesi sonucunda yeniden hayata döndürüldü. Ardından acilen Sağlık Bilimleri Üniversitesi İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisi'ne sevk edildi.

Hastanede yapılan tetkiklerde kalp damarlarının tıkalı olduğu anlaşılan hastanın damarları, hızlı bir şekilde stent uygulamasıyla açıldı. Sonrasında anestezi yoğun bakım servisinde tedavi altına alındı. Anestezi uzmanları Prof. Dr. Aykut Sarıtaş ve Doç. Dr. Çiler Zincircioğlu tarafından takip edilen hastaya, vücuttaki ısı değişiminin yol açabileceği nörolojik hasarları engellemek amacıyla hedefe yönelik bir soğutma tedavisi uygulanmasına karar verildi. Bu özel tedavi sayesinde beyin hücreleri zarar görmeyen hasta, 12 gün sonra bilinci açık ve sağlıklı bir şekilde uyandı.

Hasta Ulu: "Kendimi Şanslı Hissediyorum"

Hastanede tedavisi devam eden Yavuz Ulu, yaptığı açıklamada, çocukluğundan beri futbol oynamayı çok sevdiğini belirtti. Olay anını hiç hatırlamadığını ifade eden Ulu, şunları söyledi: 

"16 gündür buradayım, son 4 günü hatırlıyorum. Soğuk tedavi uygulamışlar. Kendimi şanslı hissediyorum. Bu yaşta hayata dönmek çok şanslı bir şey olsa gerek. Allah, çocuklarıma bağışladı. İyi olursam spordan vazgeçmeyeceğim, onu da kontrollü yapacağım. Burada ilk kendime geldiğimde rutin kontrolüm oldu. 'Neredeyim ben?' dedim. Bir şey mi oldu? Olayı anlattıklarında şok üzerine şok yaşadım, hiçbir şekilde olayı hatırlamıyorum. Hiçbir şekilde kalp hastalığı yoktu."

Prof. Dr. Sarıtaş: "Tedavi Beyin Fonksiyonlarını Korudu"

Prof. Dr. Aykut Sarıtaş, hastalarının yoğun bakım ünitesine getirildiğinde bilincinin kapalı olduğunu ve solunum cihazına bağlı olarak yaşam mücadelesi verdiğini belirtti. Hastalarına uyguladıkları soğutma tedavisi hakkında bilgi veren Sarıtaş, şu detayları paylaştı: 

"Hastanın vücut sıcaklığı belirli dereceye kadar düşürülüyor. Vücuduna petler yapıştırarak, vücut ısısını 35 dereceye kadar düşürdük. Isı monitörizasyonumuzla hastamızın vücut sıcaklığını hep 35 derecede sabit tuttuk. Bunu 24 saatlik bir tedavi olarak uyguladıktan sonra normal sıcaklık şeklinde tutmayı hedefledik. Burada da ateş yükselmelerine izin vermedik. Önemli olan burada ateş yükselmelerinin yaratacağı zarar. Bu çok önemli. Beyin fonksiyonlarını korumak ve uzun vadeli nörolojik hasarlanmasını önlemek amacıyla bu tedaviyi uyguluyoruz."

Sarıtaş, uygulanan bu özel tedavinin ardından hastanın bilincinin kademeli olarak açıldığını ve daha sonra iletişim kurabilir hale geldiğini dile getirdi. Erken dönemde uygulanan soğutma tedavisinin hastalarının sağlığına kavuşmasında kritik rol oynadığını vurgulayan Sarıtaş, "Eğer bu tedavi zamanında uygulanmasıydı hastamız bitkisel hayatta kalabilirdi, yatağa bağımlı olabilirdi." diye konuştu.

Kaynak: KRT