Dolar
38,8883
Euro
44,0585
© 2025 The What News - Türkiye Son Dakika Haberleri
Haber Yazılımı: Aladağ Bilişim

O Fişleri Hemen Atın: Gizli Tehlike Cebinizde!

Market fişlerindeki gizli tehlike! Termal kağıtlarda bulunan BPA ve BPS kimyasalları sağlığı tehdit ediyor. Ciltle temasla vücuda geçiyor, mikroplastiklere dönüşüyor. Uzmanlar dijital fiş ve plastik üretiminin azaltılmasını öneriyor.

Yayınlanma
Güncelleme
5 Dk Okuma Süresi

Gündelik yaşantımızın ayrılmaz bir parçası haline gelen ve alışverişlerimizin ardından sıklıkla göz ardı ettiğimiz market fişleri, aslında sağlığımız açısından düşündüğümüzden çok daha fazla dikkat ve özen gerektiriyor. Bu küçük kağıt parçaları, masum bir alışveriş detayı gibi görünse de, uzmanlara göre içerdikleri kimyasallar nedeniyle ciddi bir sağlık riski oluşturabilir. Termal kağıttan üretilen bu fişlerin, zararlı kimyasallar barındırdığı ve ciltle temas etmesi durumunda bu kimyasalların vücuda kolayca geçebileceği belirtiliyor.

Market Fişleri Neden Bu Kadar Tehlikeli Olabilir?

Ekoturk.com'un haberine göre; Alışveriş sonrasında elimize tutuşturulan ve genellikle parlak yüzeyleriyle dikkat çeken bu fişlerin potansiyel tehlikeleri hakkında hiç düşündünüz mü? New York Üniversitesi Langone Sağlık Merkezi’nden çocuk ve çevresel sağlık alanında uzman olan Prof. Dr. Leonardo Trasande’nin yaptığı çarpıcı açıklamalar, bu küçük ve önemsiz gibi görünen kağıt parçalarının ardında yatan büyük sağlık risklerini gözler önüne seriyor. Bu fişler, zararsız bir alışveriş detayı gibi algılanıyor olabilir; ancak gerçekler maalesef oldukça endişe verici!

Market fişleri

Termal Kâğıtlardaki Gizli Düşman: BPA ve BPS Nedir?

Prof. Dr. Trasande’ye göre, piyasada dolaşımda olan fişlerin büyük bir çoğunluğu termal kâğıttan imal ediliyor. Bu kâğıtlar, düşük maliyetli bir baskı yöntemi kullanılarak üretiliyor ve üzerlerindeki yazılar, ısıya duyarlı özel mürekkepler aracılığıyla oluşturuluyor. Ancak işin ekonomik boyutu bir yana bırakıldığında, bu kâğıtların yüzeyindeki plastik bazlı kaplama ciddi sağlık riskleri barındırıyor. Bu kaplamada kullanılan ve endokrin sistemini olumsuz etkileyen bisfenol-A (BPA) ve bisfenol-S (BPS) gibi kimyasallar, hormonal bozukluklardan kalp ve damar hastalıklarına, kısırlıktan çeşitli kanser türlerine kadar birçok ciddi sağlık sorunuyla ilişkilendiriliyor.

Avrupa ve ABD'de Bu Kimyasallara Yönelik Yasaklar Yeterli mi?

Avrupa Birliği, BPS (bisfenol-S) kimyasalının gıda ambalajlarında kullanımını yasaklamış durumda. Amerika Birleşik Devletleri’nin Kaliforniya eyaleti ise bu kimyasalı üreme sağlığına zararlı olarak sınıflandırmış bulunuyor. Ancak, alınan bu yasaklar ve kısıtlamalar, termal kâğıtların yaygın kullanımını tamamen ortadan kaldırmaya henüz yetmiyor. 2024 yılında Çevre Sağlığı Merkezi tarafından yürütülen bir araştırma, büyük zincir mağazalardan toplanan 32 farklı fişi detaylı bir şekilde inceledi ve elde edilen sonuçlar adeta alarm zillerini çaldırdı. Araştırmaya göre, bu fişlerle sadece 10 saniyelik bir temas bile, Kaliforniya eyaleti yasalarına göre sağlık uyarısı yapılmasını gerektirecek miktarda zararlı kimyasalın vücuda geçişine neden olabiliyor.

Plastik Kaplama Mikro ve Nano Plastiklere Nasıl Dönüşüyor ve Vücudumuza Ne Yapıyor?

T24’te yer alan habere göre, termal fişlerin üzerindeki bu plastik kaplama, zamanla çevresel etkenlerle parçalanarak gözle görülmeyen mikro ve nano plastiklere dönüşebiliyor. Bu mikroskobik plastik parçacıklar, bilim insanları tarafından yapılan araştırmalarda insan vücudunun beyin, damarlar ve sindirim sistemi gibi birçok farklı dokusunda tespit edildi. Üstelik bu plastik parçacıkların, kronik iltihaplanmadan çeşitli kanser türlerine, kalp ve damar hastalıklarından doğurganlık sorunlarına kadar geniş bir yelpazede çeşitli sağlık problemleri yaratma potansiyeline sahip olduğu belirtiliyor.

Bireysel Olarak Bu Risklerden Nasıl Korunabiliriz ve Dijital Alternatifler Nelerdir?

Peki, birey olarak bu potansiyel sağlık risklerine karşı ne gibi önlemler alabiliriz? Prof. Dr. Trasande’ye göre, bu riskleri en aza indirmenin en etkili yolu, plastik içeren bu tür fişlerden mümkün olduğunca uzak durmak. Alışverişler sırasında, basılı fiş yerine e-fiş, SMS bildirimi ya da e-posta gibi dijital alternatifleri tercih etmek, zararlı kimyasallara maruziyeti önemli ölçüde azaltabiliyor. Ancak Prof. Dr. Trasande’nin asıl vurgusu, küresel ölçekte plastik üretiminin acilen sınırlandırılması gerektiği yönünde. “Plastik kullanımını kontrol altına almak artık bir şart,” diyen uzman, bu konuda daha büyük ve etkili adımların atılmasını savunuyor.

Küresel Plastik Üretimi Tehlikeli Boyutlara mı Ulaşıyor?

Birleşmiş Milletler Çevre Programı’nın (UNEP) yayımladığı veriler ise durumun ne kadar kritik ve acil olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor. Eğer mevcut plastik üretim hızında herhangi bir değişiklik olmazsa, küresel plastik üretiminin 2060 yılına kadar bugünkünün tam üç katına çıkacağı öngörülüyor. Bu da hem insan sağlığı hem de çevre için çok daha büyük tehditler anlamına geliyor.

Kaynak: ekoturk.com